Skip to main content

Siber Bilgi M.

Yazar: intikamcı
10-04-2012, Saat:11:39 PM
Yorum Yok
TTNetin ADSL ABONELERİNİN TAŞINMASNA ÇIKARDIĞI ZORLUK

[Resim: ttnetzorluk.jpg] ADSL hizmetini TTNet'ten kullanan kullanıcıların başka bir servis sağlayıcıya geçişinde zorluk çıkartıldığı öğrenildi.


Mevzuat, abonelere aldıkları ADSL İnternet erişim hizmetini aboneliklerini iptal ettirmeden bir servis sağlayıcıdan diğerine taşıma imkanı veriyor.

Türk Telekom'a ait şitketlerden olan TTNet, ADSL pazarında tekel konumunda olmasına karşın telekom şirketlerinin ADSL alanındaki artan yatırım ve servisleri ADSL'de alanında beklenen rekabeti doğurmasa da, rekabetin hergeçen gün daha da arttığı bildiriliyor.

TTNet'in pahalı hizmetlerinden yakınan kullanıcılar şimdi de, aboneliklerini iptal ettirmeden diğer servis sağlayıcılara geçişte sorun çıkarılmasından şikayetçi.

Timeturk haber merkezine gelen şikayetlerde kullanıcılar, yapılan müracaatların zamanında yanıtlanmadığı veya hiçbir yasal gerekçe gösterilmeden reddedildiğini belirtiyorlar.

Timeturk'e konuşan farklı servis sağlayıcılarının yöneticileri de şikayetleri doğrularken gecikme veya gerekçesiz redle abonenin caydırılmak istendiği görüşünü dile getirdiler.

Gerçekten böyle tekel konumundaki firmaların hizmetlerini geliştirmeden böyle fiyat arttırımı yapıp ardından hizmet sağlamaya çalışan ve gerçekten olması gereken rekabet piyasasını ortaya çıkarmaya çalışan firmalara karşı TTnet in yaptıgı büyük bir haksızlıktır.bu gibi engellemeler sonunda yeni ürünleri, hizmetleri ve teknolojileri üreten biz olamayız hep yabancılar olur ve biz onlara muhtaç kalırız günümüzdeki gibi hizmet ve teknoloji gelişimi ancak rekabetle meydana gelebilir. Baskı ve zorlamayla değil e-ogren.net/forum olarak bizde ttnet in bu yaptığının yanlış olduğunu düşünüyoruz, Ve kendisine rekabet ortamı için olanak saglamsını ve eğer kendilerine yaptıkları işte güveniyorlarsa hizmetlerini ve kalitelerini arttırmalarını ve artık devlet kurumu mantıgından çıkmaları gerektigini ülkemizin gelegi açısından tavsiye ediyoruz.(verdiği hizmetteki aksaklıklara ve bazı tüketici haklarını yok saymasına şuan için değinmiyoruz)
Yazar: mevthawk
10-03-2012, Saat:10:17 PM
Yorum Yok
Tarihte kayıtlı ilginç ölüm çeşitleri.

[Resim: 40262834176389586769714.jpg] Atilla :
Attilanın ordusu MÖ 450 ye kadar Moğolistandan Rus İmparatorluğunun sınırlarına kadar Asyanın tamamını fethetmişti. Gerdek gecesi burun kanamasından ölmüştü.
MÖ 453′te genç bir kızla evlenmişti. Savaş meydanlarındaki ünlü şiddetinin tersine, şölenlerde az yiyip içmeyi adet edinmişti. Düğün gecesi bu âdetini bırakarak tıka-basa yedi ve kafayı buluncaya kadar içti. Gecenin bir saatinde burnu kanamaya başladı, ancak bunu fark edemeyecek kadar sarhoştu. Kendi kanıyla boğuldu ve ertesi sabah ölü bulundu.

Tycho Brahe:
16. yüzyılda yasamış Danimarkalı bir astronomdur. Onun araştırmaları Newtonun genel çekim kanununun yolunu açtı. Vaktinde tuvalete gidemediği için ölmüştü.
16. yüzyılda yemek bitmeden ziyafet sofrasından ayrılmak hakaret kabul edilirdi. Brahe çok içmesiyle bilinen bir adamdı, ama o gece şölene gelmeden tuvalete gitmeyi unutmuştu. Üstelik yemekte de içkiyi fazla kaçırdı. İzin isteyemeyecek kadar da kibardı. Sonunda mesanesi patladı ve 11 gün acı çektikten sonra öldü.

Horace Wells:
1840′larda anestezi kullanımının öncülüğünü yaptı. İntihar etmek için anestezi kullanmıştı.
Anestezi araştırmaları sırasında çeşitli gazlarla deneyler yaparken, kloroform bağımlısı olmuştu. 1848 de iki kadına sülfürik asit sıkmaktan tutuklandı. Hapisteyken yazdığı bir mektupta, sorunlarının sebebi olarak saldırıdan önce fazla miktarda aldığı kloroformu suçladı. 4 gün sonra hücresinde ölü bulundu. Kendisini kloroformla uyuşturmuş ve bir usturayla kalçalarını kesmişti.

Francis Bacon:
16. yüzyılın en etkili beyinlerinden biriydi. Devlet adamı, felsefeci, yazar ve bilim adamı olmasının yani sıra, Shakspeare�in bazı oyunlarını onun yazdığı bile söylenir. Bir pilici karla doldurmaya çalışırken ölmüştü.
1625 yılının bir öğle sonrası, Bacon kar fırtınasını seyrederken, etleri korumak için karin tuz gibi kullanılabileceği fikrine kapıldı. Bu denemek için komsu köyden bir piliç satın aldı, onu kesti ve dışarıda karin altında donması için karla doldurmaya çalıştı. Piliç asla donmadı, ama Bacon dondu.

Jerome Irving Rodale:
Organik gıda hareketinin kurucusu, Organik Çiftçilik ve Bahçecilik dergisinin yayıncısı ve büyük bir yayın şirketi olan Rodalı Gazeteciliklin kurucusu. Organik gıdaların yararları hakkında kendisiyle yapılan bir röportaj sırasında ölmüştü
1971 yılında Dick Cavett Showa çikip ta, kafayı bulmuş bir şoförünün kullandığı bir araba çarpmazsa, 100 yasıma kadar yasarım, dediğinde sadece 72 yasındaydı. Sohbetin bir yerinde koltuğa yığılıp kaldı. Ölüm sebebi kalp kriziydi. Bu program hiç yayınlanmadı.

Aeschylus:

MÖ 500′lerde yasamış bir oyun yazarıdır. Birçok tarihçi onu Yunan tragedyasının babası sayar. Kafasına bir kaplumbağanın düşmesi sonucu ölmüştü.
Efsaneye göre kartallar kaplumbağaları yakalar ve kabuklarını kırmak için kayalara düşürürdü. Kartalın biri Aeschylusun kel kafasını kaya sanmış ve yakaladığı kaplumbağayı onu basına bırakmıştı.

Jim Fixx:
Çok satılan Koşu Kitabini yazarıydı. Bu kitap, 1970lerde jogging modası başlatmıştı. Jogging yaparken, kalp krizi geçirdi ve öldü.
Bir gün evinden çıkmış ve jogginge başlamıştı. Kısa bir süre koşmuştu ki, ağır bir koroneri başladı. Daha sonra yapılan otopside, koroner arterlerinden birinin %99, diğerinin %80 ve üçüncünün de %80 tıkanmış olduğu ortaya çıktı. Ölümünden önceki haftalarda 3 kriz daha geçirmişti.

Lully:
16. yüzyılın favori bestecilerindendi, Fransa kralı için de besteler yapmıştı.
Bir defasında müzisyenlere prova yaptırırken, hızlı bir tempo gelmiş ve çubuğunu elinden düşürmüş, çubuk ayağına çarpmıştı. Enfeksiyon sonucu öldü.
Yazar: mevthawk
10-03-2012, Saat:10:13 PM
Yorum Yok
KENDİLERİ SEYAHAT EDEN KÖPEKLER !!


[Resim: 42204432780641726082220.jpg] Moskova’da sokak köpekleri sabahın erken saatlerinde yaşadıkları varoşlardan yola çıkıyorlar. Metroya binip, kolaylıkla yiyecek buldukları şehir merkezine geliyorlar.

Sokak köpeklerinin geceyi geçirdikleri varoş bölgelerine gitmek için metro kullandıklarını farkeden uzmanlar onları incelemiş.

Bu incelemenin sonunda elde ettikleri bulgular onları daha da şaşırtmış. Dr. Andrei Poiarkov gözlemlerini şöyle anlatıyor: “Farkettik ki, köpekler doğru metro durağında inmek için alıştırma yapıyorlar. Birbirlerine metroda ne kadar kalmaları gerektiğini öğretiyorlar. Bu köpekler için en iyi yiyecek kaynağı şehir merkezinde. O yüzden de yaşadıkları bölge olan varoşlardan şehir merkezine gitmeyi öğrenmeleri gerekiyordu. Onları incelememiz sonuncunda farkettik ki, sabah erken saatlerde metroya binip şehir merkezine gidiyorlar, akşam mesai bitiminde de tekrar metroya binip varoşlara dönüyorlar. İnsanlardan hiçbir farkları yok. Bazen trende uyuyakalıyorlar ve inmeleri gereken durağı kaçırıyorlar. İncelememiz sırasında sokak köpeklerinin trafik lambalarına da uygun hareket ettiklerini gördük.“

Tabi, bu arada Moskova halkının da bu köpekleri, itip kakmak, şikayet etmek, görevlileri çağırıp barınaklara attırmak yerine, beraberce seyahat etmeleri ciddi bir alkış gerektiriyor.

Kaynak: ntvmsnbc
Yazar: mevthawk
10-03-2012, Saat:10:03 PM
Yorum Yok
DOĞDUĞUNUZ AYIN KİŞİLİĞİNİZE ETKİSİ



Ocak


[Resim: 40363531554768514754233.jpg]

Hırslı ve ciddi kişilik
Öğrenmeyi ve öğretmeyi sever
İnsanların zaaflarını ortaya çıkarmayı sever

Çok eleştirir
Akıllı ve planlı programlıdır
Çok çalışır ve üretkendir
Duyarlı ve derin hisleri olan biridir
İnsani nasıl mutlu edeceğini bilir
Aşırı dikkatlidir
Bünyesi kuvvetlidir
Zor heyecanlanır
Romantiktir ama aşkını ifade etmekte zorlanır
Çocukları sever
Evcil ve sadık bir eş olur
Kolayca kıskanır
Sosyal yönden zayıftır


Şubat
[Resim: 40734631554798181417920.jpg]
Somut şeylere önem verir
Değişkendir
Sessiz utangaç ve ağırkanlıdır

Kendine güveni pek yoktur
Dürüsttür
Özgürlüğüne düşkündür
Bazen saldırganlaşır
Kesin olmayan işlerden hoşlanmaz
İnatçıdır
Hayallerinin peşinden gider
Batıl inançlara eğilimlidir

Mart
[Resim: 40443131554807848083642.jpg]
Çekici kişilik
Utangaç ve tutucu
Esrarengiz

Cömert ve sempatik
Rahatına düşkün
Duyarlı
Hizmet etmekten zevk alır
Kolay sinirlenmez
Güvenilir
Nezakete önem verir
İyi bir gözlemcidir
İntikamcıdır
Seyahat etmeyi sever
Dikkat çekmeyi sever
Dekorasyona meraklıdır
Tempolu müzikleri sever


Nisan
[Resim: 40248031554815514749562.jpg]
Aktif ve enerji doludur
Çabuk karar verip çabuk pişman olur
Şefkatlidir

Mantığını dinler
Diplomatiktir
İnsanları teselli etmeyi sever
Dostlarının sorunlarıyla yakından ilgilenir
Cesurdur
Maceraperesttir
Sevgisini ve ilgisini belli eder
Hafızası güçlüdür
Baş ve göğüs hastalıklarına eğilimlidir


Mayıs
[Resim: 42377931554829514748114.jpg]
Sert yapılı
Kolay sinirlenir
Kolay ilgi çeker

Fiziksel güzelliğe önem verir
Motivasyona ihtiyacı yoktur
Sistematik çalışır
Hayal kurmayı sever
İleri görüşlüdür
Kolay sakinleştirilir
Anlayışlıdır
Kulak ve boyun bölgesi hassastır
Edebiyat ve sanatla ilgilidir
Evde oturmayi sevmez
Çocukları pek sevmez

Haziran
[Resim: 42450631554855181412210.jpg]
Aynı anda birden fazla şey düşünür
Nazik ve tatlı dillidir
Hassastır

Kararsızdır
Komik ve eğlencelidir
Konuşkandır
Kolay arkadaş edinir
Kolay incinir
Gribe yatkın bünyesi vardır
Çok inatcıdır


Temmuz
[Resim: 43028731554867514744312.jpg]
İyi bir sırdaştır
Anlaşılması güç biridir
Aşırı gururlu

Başkalarının düşüncelerine aşırı önem verir
Sokulgandır
Kin tutma
Sempatiktir
Yanlız olmayı sever
Kolay öğrenir
Arkadaş sıkıntısı çekmez
Mide sorunları olabilir
Zor ikna olur
Ağır işleri sever


Ağustos
[Resim: 40462331554877848076667.jpg]
Şakalaşmayı sever
Duyarlı ve ilgilidir
Korkusuzdur

Liderlik özellikleri vardır
Ruhbilimle ilgilenir
Kolay provoke edilir
Dikkatli ve tedbirlidir
Bağımsızlığına düşkündür
Yol göstermeyi sever
Romantiktir

Eylül
[Resim: 39397031554886181409111.jpg]
İnsanların hatalarını yüzüne vurmayı sever
Detaylarla uğraşır
İyi bir konuşmacıdır

Sadık ve güvenilirdir
Sorumluluk almayı sever
Bilgi ve kültüre önem verir
Spor ve seyahati sever
İlişkilerinde seçicidir
Hislerini kendine saklar

Ekim
[Resim: 42150631554904514740618.jpg]
Herkesle sohbet etmeyi sever
İlgi odağı olmak ister
Yalancılığı yapmacıklığı sevmez

Arkadaşlarına çok önem verir
Çabuk kırılıp cabuk toparlanır
Kararsızdır
Duygusaldır
Kendine kolay güvenmez
Etrafından çabuk etkilenir

Kasım
[Resim: 43127331554920514739017.jpg]
Eğlenceli kişilik
İnsanları kolay etkiler
Çalışkan ve sorumluluk sahibi

Kontrolu ele almayı sever
Enerjik ve çevresini motive eden biridir
İyi bir liderdir
İçten ve yardımseverdir
Adil davranır
Sürprizleri sever
Hataları affetmez
İradesi güçlüdür
Derin duygularla sever
Herkesi oldugu gibi kabul eder
Sır saklamayı bilir

Aralık
[Resim: 41713231554935848070813.jpg]
Sadık ve cömert
Sabırsız
Birlikte vakit geçirmesi eğlenceli kişilik

Azimli
Sosyal yönü kuvvetli
Dostlarını kendinden fazla düşünür
Kızgınlığı uzun sürmez
Sevildiğini hissetmek ister
Espri anlayışı gelişmiştir.
Yazar: mevthawk
10-02-2012, Saat:05:46 PM
Yorum Yok
PİRİ REİS (1465-1554)

[Resim: 57685310151249431199328.jpg] Piri Reis eşsiz bir kartograf ve deniz bilimleri üstadı olmasının yanı sıra, Osmanlı deniz tarihinde

büyük iz bırakmış bir denizcidir.

Piri Reis, Türk denizciliğine bir çok değerli deniz bilimcisi ve amiraller armağan eden ve o dönemlerde, “Denizciler Yatağı” olarak adlandırılan Gelibolu’da doğmuştur. Amcası ünlü Türk Amirali Kemal Reis sayesinde daha küçük sayılabilecek bir yaşta Sefer Katibi olarak Osmanlı Donanmasına katılan Piri Reisin doğum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte, 1465-1470 yılları arasında doğduğu tahmin edilmektedir. Piri Reis, uzun yıllar Akdeniz’de dolaşmış; tüm limanları ve kıyıları dikkatle gözlemlemiş ve tüm faaliyetlerini kayıt altına almıştır.

Piri Reis, 1499-1502 yılları arasında çeşitli savaşlarda Gemi Komutanı olarak Venediklilerle savaşmıştır. Amcası Kemal Reis 1511 yılında şehit düşünce Gelibolu’ya geri dönen Piri Reis burada notik çalışmalarına başlamıştır. Ünlü Birinci Dünya Haritasını 1513 yılında çizmiş ve 1517 yılında Mısır Seferi esnasında Yavuz Sultan Selim’e sunmuştur. İlk eserinden 8 yıl sonra döneminin en saygın “Kılavuz Kitabı” olarak kabul edilen Kitab-ı Bahriyeyi yazmış; 1525 yılında bu kitaba son şeklini vermiş ve 1526 yılında Kanuni Sultan Süleyman’a sunmuştur.

Piri Reis, Kitab-ı Bahriye adı ile bilinen “Bahriye” eserinde o zamanlar Ege ve Akdeniz kıyılarında bulunan şehir ve ülkeleri tarif ederek, resim ve haritalarını yapmış; aynı zamanda denizcilik ve gemicilik için de önemli bilgiler vermiştir.

Piri Reisin “Bahriye” adlı eşsiz eserinin yanı sıra 1513 ve 1528 yıllarında yapmış olduğu iki dünya haritası mevcuttur.Sonraki yıllarda, Güney sularında Devlet için çalışan Piri Reis, bu dönemde, Hint Kaptanlığı, Umman Denizi, Kızıl Deniz ve Basra Körfezi’ndeki deniz görevlerinde yaşlanmıştır.

Piri Reis’in Osmanlı Donanmasında yaptığı son görev, acı olaylarla biten Mısır Kaptanlığı’dır. 1552′de çıktığı İkinci Seferin son durağı Basra’da, tamire ve dinlenmeye muhtaç donanmayı bırakıp ganimet yüklü üç gemi ile Mısır’a döndüğü için, burada hapsedilmiştir. Donanmayı Basra’da bırakması, Basra Valisi Kubat Paşa’ya ganimetten istediği haracı vermemesi ve Mısır Beylerbeyi Mehmet Paşa’nın politik hırsı yüzünden; 1554′te hizmette kusurla suçlanmış ve idam edilmiştir.

Ne var ki o, yarattığı evrensel boyuttaki eserleri olan, iki dünya haritası ve çağdaş denizciliğin ilk önemli yapıtlarından birisi sayılan Kitab-ı Bahriye ile günümüzde de halen yaşamaktadır.
Yazar: mevthawk
10-02-2012, Saat:05:44 PM
Yorum Yok
Yeniçerileri böyle biliyor muyduk? (Ocak bozulmadan önce)


[Resim: 19944610151249734044328.jpg] Gençliğinde güçlü ve kuvvetli iken, savaş meydanlarında düşmana karşı kılıç sallayarak hizmet eden yeniçerilerin , artık sakalına ak düşüp de kılıç sallayacak dermanı kalmadığı zaman da, sırtlarına meşin bir su kırbası geçirip elde bir kalaylı tas alarak sokak sokak gezinip Kerbela’da bir yudum suya hasret giden “Hasaneyn’in(Hz. Hasan ve Hüseyin) ruhu için” su dağıtıp sevap kazanmaya çalışıyorlarmış, tevazuya bak. Şu an'ın bazı sözde cihat edenleri yaptıkları en küçük hareketi ballandıra ballandıra nesilden nesile anlatıyor.


Kaynak: Osmanlı Ansiklopedisi, cilt 5, Ağaç Yay, s.20
Yazar: mevthawk
10-02-2012, Saat:05:40 PM
Yorum Yok
Fransızlar, bakın tarihte ne kadar “cesurlarmış(!) “

[Resim: 53433810151250887229328.jpg] 19. yüzyılda Almanya’nın Mülhaym şehrindeki Ren nehrinin bir yakasında Almanlar, öbür yakasında da Fransızlar oturuyordu.

Fransızlar, her sene nehrin karşı kıyısına geçiyor, Almanlara âit topraklardaki mahsûlün tümünü toplayıp götürüyorlardı.

O sıralarda, birliğini henüz te’mîn edememiş olan güçsüz Alman’lar ise buna fazlaca ses çıkaramıyorlardı.

Ancak bu durum her yıl tekrarlanmayı sürdürünce, Almanlar çâreyi Osmanlı sultanına durumu yazıp, imdât istemekte bulurlar ve sultâna bir mektup gönderirler.

Mektupta şöyle denilmektedir:

“Fransızlar her sene bize zulmediyor, mahsûlümüzü elimizden alıyorlar. Siz ki, dünyâya adâlet dağıtan bir imparatorluğun sultânı, İslâmiyet’in de halîfesisiniz. Bizi bu zulümden kurtarın. Asker gönderin. Ürünlerimizi bu sene olsun toplama imkânı sağlayın.”

Osmanlı’nın gerileme yıllarına girdiği bir zamâna denk gelen bu yardım isteğini inceleyen pâdişâh asker göndermeyi mümkün ve gerekli görmez; yalnızca asker elbîsesi göndermeyi kâfî bulur. Yardım isteğini bildiren mektuba cevâbî bir mektup yazılır. Bu mektupla birlikte içi asker elbîsesi dolu üç çuval da Almanlara yollanır.

Şaşkına dönen Almanlar, çuvalları alıp mektubu okurlar: Mektupta şunlar yazmaktadır:

“Fransızlar korkak adamlardır. Onlara yeniçeri göndermemize gerek yoktur. Yeniçerimizin kıyafetini görmeleri kâfîdir. Çuval içindeki Osmanlı askerinin elbîselerini adamlarınıza giydirin. Bu adamları mahsûl zamânı, nehrin görülecek yerlerinde dolaştırın. Karşıdan gören Fransızlar için bu kâfîdir.”

Bağ bahçe sâhipleri hemen Osmanlı askerinin kıyâfetlerini kapışırlar. Hasat vakti geldiğinde giydikleri bu yeniçeri kıyâfetleriyle ve büyük bir heyecanla, nehir kıyısında dolaşmaya başlarlar.

Ertesi gün, nehrin karşı yakasından gelen haber, Almanların sevinç çığlıkları atmalarına sebep olur: “Almanlara Osmanlılardan imdât geldiğini zanneden Fransızlar, korkudan, köylerini de terk ederek iç kısımlara doğru kaçmaktadırlar. Mahsûlünüzü rahatça toplayabilirsiniz. Zulüm sona ermiştir.”

Bu olay, Mülhaym’lıların gönüllerinde taht kurar.

Giydikleri yeniçeri kıyâfetlerini, daha sonra Mülhaym’a bağlı Karlsruhe müzesine koyup ziyârete açarlar. Şehrin en yüksek binâsına da Osmanlı bayrağı asarlar. Ayrıca, hâlen olayın yıldönümünde şehirde bir karnaval düzenleyip hadiseyi temsîlen kutlarlar.

Bu olay, Osmanlı’nın sâdece birkaç yeniçeri kıyâfetiyle Almanları Fransızların elinden ve talanından nasıl kurtardığını anlatan, mâziden kalma, pırlantalarla resmedilmiş bir tablo gibidir.

Hoşgeldin, Ziyaretçi

Sitemizden yararlanabilmek için kayıt olmalısınız.

Forumda Ara

Forum İstatistikleri

Toplam Üyeler 13
Son Üye delidumrul23
Toplam Konular 680
Toplam Yorumlar 684

Kimler Çevrimiçi

Şu anda 10 aktif kullanıcı var.
(0 Üye - 10 Ziyaretçi)

Son Yazılanlar

İki Türk Askerin Birinci ...

Son Yorum: delidumrul 02-02-2025, Saat:12:45 PM
Yorum 0 Okunma 345

Arjantin'de Enflasyon

Son Yorum: delidumrul 09-20-2024, Saat:07:18 PM
Yorum 0 Okunma 728

TÜRK ESİRLERİ YUNANLILARA...

Son Yorum: delidumrul 12-01-2019, Saat:11:30 PM
Yorum 0 Okunma 2,574

Seyit Onbaşının (Kocaseyi...

Son Yorum: merve 03-04-2019, Saat:09:59 AM
Yorum 0 Okunma 2,173

Osmanlı ordusunda bir Ven...

Son Yorum: ahmetsahin 02-04-2019, Saat:12:10 AM
Yorum 0 Okunma 2,356

KAĞIT BARDAK..

Son Yorum: mevthawk 01-02-2019, Saat:06:33 PM
Yorum 0 Okunma 2,676

Başkalarının olumsuz duyg...

Son Yorum: ahmetsahin 01-02-2019, Saat:06:21 PM
Yorum 0 Okunma 3,677

Nuri Killigil: Bir Türk S...

Son Yorum: gakko 08-07-2018, Saat:05:16 PM
Yorum 0 Okunma 3,001

Çocuklarımıza Yedirdiğimi...

Forum: SAĞLIK
Son Yorum: delidumrul 03-29-2018, Saat:12:22 AM
Yorum 0 Okunma 2,566

EŞİNİ DOĞRU SEÇ

Son Yorum: delidumrul 03-26-2018, Saat:06:55 PM
Yorum 0 Okunma 2,727
Task