Skip to main content

Siber Bilgi M.

Yazar: delidumrul
10-22-2012, Saat:09:25 PM
Yorum Yok
Kediler nasıl hep dört ayak üzerine düşerler?

Sırtüstü düşen bir kedi önce bacaklarını kendisine, kuyruğunu da bacaklarının arasına çeker, başını yere bakacak şekilde döndürür. Belirli bir noktada tam tersini yaparak bacaklarını ve kuyruğunu açar ve vücudu tam ters yöne, yani yere doğru döner.

Böylece paraşüt etkisi yaratarak, hızınıda frenler ve inişin yumuşak olmasını sağlar. Yapılan deney ve gözlemlerde bir kedinin alçak bir yerden düşmesinin, yüksek bir yerden düşmesine göre çok daha fazla hasar yaratabileceği tespit edilmiştir.

Örneğin yaklaşık 100 metre yüksekliğindeki, 32 katlı bir binanın tepesinden düşen bir kediye hiçbir şey olmazken, 7 katlı binalardan düşenlerde ciddi sakatlıklar, hatta ölüm vakaları görülmüştür. Bilim insanları bunu da 'limit hız' ile izah ediyorlar.

Bu teoriye göre yüksekten düşen kediler, yaklaşık saatte 100 kilometre sürate gelince limit hıza ulaşırlar, artık hep aynı hızda düşerler ve stresi atlatıp, kendilerine gelir ve gevşerler.

Başlangıçta bahsettiğimiz dönme hareketini yaptıktan sonra, tüm vücutlarını paraşüt gibi kullanarak, yaralanma olasılığını en aza indirerek, yere inerler.


[Resim: kedi-9.jpg]
Alıntıdır.
Yazar: delidumrul
10-22-2012, Saat:09:23 PM
Yorum Yok
Örümcekler hakkında Biliyor muydunuz

[Resim: 1574bf7c4ca892de0ed3027.jpg] Örümcekler günümüz teknolojisinin bile çözemediği inanılmaz canlılardır. Örümcek ağının çok özel nitelikleri olan sağlamlık ve esneklik bugüne kadar taklit edilemedi. Aynı çaptaki bir çelik telden iki kat daha esnek olan bu doku ne kadar çekilirse çekilsin orijinal durumuna dönecek kadar esnektir.

Örümcek ağları kendine yüksek hızla çarpan nesneleri yırtılmadan esneyerek frenler. Tekrar gerisin geriye yaylanmadığından nesne ters yöne fırlamaz, yapışır kalır. Örümcek ağının esneme kapasitesi bugün yapay olarak üretilmiş en iyi telin neredeyse dört katıdır. Bu maddeyi yapay olarak elde etmeyi hala başaramayan bilim insanlarının örümcek çiftliği kurup, örümcekleri sağarak, ipliklerini aldıklarını biliyor muydunuz? Yaklaşık 2,5 santimetre boyundaki bu örümceklerden günde hayvan başına 320 metre (yaklaşık 3-5 gram) iplik elde ediliyor ve bu iplikler ABD ordusuna kurşun geçirmez yelek yapmada kullanılıyor.

Dünyada 34 bin örümcek cinsi tespit edilmiştir. Yani her cins örümcek farklı özellikler taşır. Örümceklerin hepsinde zehir bezleri vardır, ama karadul örümceği, kahverengi örümcek gibi çok az türü insana zarar verebilir. Dünyanın en büyük örümceği ise Güney Amerika'nın kuzey kısmında yaşayan 'Goliath Trantula' isimli dev örümcektir. Erkeğinin bacağının boyu 25 santimetreyi bulur. Kurbağaları, kertenkeleleri, fareleri ve hatta küçük yılanları yakalayıp yiyecek kadar güçlüdür.

Örümcekler, diğer böceklerden farklı olarak sekiz bacağa ve sekiz göze sahiptirler. Büyüme safhasında bir bacak kırılırsa yerine yenisi gelebilir. Vücutları iki parça olup arka kısmındaki bezlerden ağ üretimi başlar, buradaki çok ince deliklerden sıvı ve damlalar halinde verilen ağ malzemesi dışarı çıkar çıkmaz donar.

Örümcek ağının her tarafı yapışıcı değildir. Kurban ağa yakalanınca yapışkan kısmı bildiklerinden kendileri de ağa yakalanmadan onun yanına kadar giderler. Örümcek ağını amacına göre farklı şekillerde örer. Ağdaki ipliklerin de cinsleri yerlerine göre farklıdır. Yumurtaların sarmalanması için ürettiği yumuşak iplik onu aynı zamanda bir uçurtma gibi uçurabilir. Ağın ana yapısı, dairesel kısımları, avı yakalayacak kısmı için elastikiyetleri ve sağlamlıkları farklı ipler üretir.

Örümceklerin birçok türünde erkeğine göre 4 - 5 kat büyük olan dişinin çiftleştikten sonra erkeğini yediği doğrudur. Ancak bu erkeklerin bir gecelik zevk uğruna katlandıkları bir sonuç değil, kendi nesillerini devam ettirebilmek, kendi evlatlarını ürettirebilmek için kendilerini dişiye kurban etmeleridir.
Yazar: mevthawk
10-22-2012, Saat:12:04 AM
Yorum Yok
Muhammed Ali'nin İkiz Kulelerin önünde spikere verdiği cevap

Aşağıdaki yazı eski dünya boks şampiyonu Muhammed Ali Clay'in olaylardan sonra dünya ticaret merkezini ziyareti esnasında Amerika'nın 1 numaralı haber Televizyon

u CNN'nin Hıristiyan muhabiri Mc.Oneil'in sorusuna verdiği akıllıca cevaptır

CNN Muhabiri Mc. Oneil ''Sn. Muhammed Ali, bu dehşetin meydana gelmesine sebep olan teröristlerle aynı dinin bir mensubu olarak neler hissediyorsunuz

Muhammed Ali ''Siz, Hitler ile aynı dini paylasan bir mensup olarak neler hissediyorsanız aynısını…!"

Okuduysanız Beğenip paylasalım, herkes okusun.


[Resim: 57916642138275125042694.jpg]
Yazar: mevthawk
10-21-2012, Saat:11:58 PM
Yorum Yok
OSMANLI YI OSMANLI ESERLERİNDEN BİLE SİLMEK İÇİN ÇIKARILAN YÜZ KARASI YASA


1927 yılında çıkarılan bir kanun ile Osmanlı eserlerini yok etme silme mücadelesine bir örnek ;

Sinop Alâaddin Camii avlusunun batı kapısı üzerindeki kitabe ve vandallar tarafından kazınmış olan Tuğra

[Resim: 56076042488379089393215.jpg]

Kanun ise Şöyle ;

Madde 1:
İçinde devlete mütehattim bir vazife icra, yahut hükümetin veya belediyelerin efrat ile zarurî ve kanunî olan münasebetlerini temine tahsis edilen binalarla alelumum mektep binalarında vaktiyle Osmanlı saltanatını temsil için konulmuş olan, yahut vaziyetlerine göre halen temsile delâlet eden tuğra veya armalar ve bunlarla beraber olarak sultanların medihlerini ihtiva eden kitabeler hakkında ikinci madde hükmü tatbik olunur. Bu kabil tuğra ve arma ve kitabe bulunan hususî binalar, bunlar kaldırılmadıkça veya örtülmedikçe yukarıda zikrolunan faaliyetler ve münasebetlere tahsis olunamaz.

Diğer devletler yer altındaki tarihi eserleri gün yüzüne çıkarıp yaşatmak için toprak kazarlarken, bunlar yok etmek için mevcut tarihi eserleri kazıyorlar.

Işte, tarihe kara leke olarak geçen bu vandallığın resmiyete dökülmüş hali.

*28.05.1927 tarihli ve 1057 sayılı Kanun
Yazar: mevthawk
10-21-2012, Saat:11:48 PM
Forum: SAĞLIK
Yorum Yok

Bu günlerde çocuklarınıza bile rahatlıkla verebileceğiniz doğal takviye :

Malzemeler:
1 adet orta boy kavanoz
kavanozun yarısını dolduracak kadar taze zencefil

1 limon (dilimlenmiş)
yeteri kadar bal
Hazırlanışı:

Zencefilin kabuklarını soyun ve incecik (jülyen doğrama) dilimleyin. Kavanoza yerleştirin ve limonları da ilave edin. Üzerine balı ekleyin. Kapağını sıkıca kapatın ve buzdolabına kaldırın.
Kullanırken; bir çay bardağına 1 dilim limon, zencefil şurubundan bir ya da iki yemek kaşığı koyun ve üzerine sıcak su ekleyerek karıştırıp için.
Sıcak olarak içtiğiniz gibi aynı miktardaki karışıma soğuk su ya da soda ekleyerek de içebilirsiniz.
Karışım buzdolabında 2-3 ay bekleyebilir. Sonbaharla birlikte gribal hastalıklarda evlerin baş köşesine yerleşmeye başladı bile. Ateş, burun akıntısı, boğaz ağrısı derken ardından gelen öksürüğü kesmek en uzun süreçtir. Hazırlayacağınız şurubu soğuk algınlığına yakalanmadan önce çay gibi ailece günde bir fincan içebilirseniz koruyucu özelliğinden yararlanır, sonrasında ise öksürüğe karşı doğal tedavi olarak kullanabilirsiniz. Ayrıca araç tutmasından ya da
mide üşütmelerinden kaynaklanan bulantılara karşı da çok etkili.

[Resim: 39727610151109359016188.jpg]
Yazar: mevthawk
10-21-2012, Saat:11:45 PM
Forum: SAĞLIK
Yorum Yok
BAL IN YARARLARI ve HANGİ SAĞLIK SORUNLARINA İYİ GELDİĞİ


[Resim: 26984142731321066437810.jpg] • Balın büyüme çağındaki çocukların ZEKA GELİŞİMİ’ne azımsanmayacak derecede olumlu etkisi vardır.

• İDRAR: BAL idrar söktürücüdür. İdrar yolu enfeksiyonuna iyi gelir. Mesane hastalıkları ve iltihabını giderir.


• KARIN AĞRISI: Bal şerbeti karın ağrılarını çok kısa bir sürede dindirir.

• BAL GÖZE FAYDALIDIR: Gözün görme gücünü arttırır.

• BAL BALGAM SÖKTÜRÜR: Balgamı keser vücudun pis rutubetini giderir.

• BAL YARA ve İLTİHAP GİDERİR: Bugün modern tıpta ameliyat yaralarında BAL kullanıldığı bilinmektedir. Özellikle boğaz iltihaplarında kendini gösteren mikroplar ve mantarlar üzerinde balın olumlu etkisi gözlemlenmektedir.

• ŞİŞMANLIK: BAL içerdiği enzimler sebebiyle şişmanlığı önler. Bilhassa ılık bal şerbetinin zayıflatıcı özelliği vardır.

• KABIZLIK: Bilhassa sıcak BAL şerbeti kabızlığı kısa sürede geçirir.

• DOĞAL DİŞ MACUNU: Diğer tatlı ve meyvelerin zıttı bal dişleri ve diş etlerini temizleyip parlatan bir macundur. Dişleri ve diş etlerini mikroplardan korur, ağızdaki yaraları tedavi eder.

• İŞTAH AÇICI: BALIN ihtiva ettiği A,B,C ve diğer vitaminler ve mineraller insana zindelik verir.

• AĞRI DİNDİRİCİ: Balın bilhassa buharı, ağrı ve sızıyı birkaç dakika içinde dindirmeye başlar.


• ALERJİ: BAL'ın alerjik vakalarda pahalı ve zahmetli birçok tedaviden daha etkili olduğu gözlemlenmiştir. Bu vakalarda Organik Bal kullanımı tavsiye edilmektedir.

• BAL CİLDİ GÜZELLEŞTİRİR: Vücud bal ile ovulursa cilt yumuşar ve parlar.

• BAL SAÇLAR’ı besler. Saça sürülürse saçları yumuşatır, besler, uzatır, parlaklık ve canlılık kazandırır.

• BAL NEZLE’yi geçirir. Bal limonla veya sütle içilirse nezle için çok faydalıdır.

• 2 çorba kaşığı BAL, 2 çorba kaşığı süt ve limon suyundan oluşan karışımın sürülmesi AKNE izlerini ve lekeleri geçirmekte etkilidir.

• BAL ilaçların yan tesirlerini önler, zararlarını nötüre eder.

• BAL, yatağını ıslatan çocuklar için faydalıdır.

• BAL KOLESTOL’ü düşürür. Kolestrolü düşüren yiyecekler arasında ilk sıralarda yer alır.

• BAL İSHAL’e çok faydalıdır. Soğuk bal şerbeti ishali kısa sürede durdurur.

• BAL TERLEME’yi giderir: Bal mumu ile birlikte birkaç gün sakız gibi çiğnenirse burun tıkanıklığı ve bundan dolayı meydana gelen terlemeyi giderir.

• SARILIK: Bala salatalık rendelenerek yenirse susuzluğu giderir. Kanı temizler. Sarılığı kısa sürede iyileştirir.

• KARACİĞER: Bal, karaciğer ve göğsü temizler. Baldaki ciholin karaciğerin fonksiyonunu kuvvetlendirir ve karaciğer yağlanmasını engellemek için hücreleri harekete geçirir.

• BAL VARİS’e faydalıdır. Vücutta olan varis ve varis yaralarına masaj yapılarak sürülürse çok faydalıdır.

• YANIKLAR: Bal, zeytinyağı ve gres yağıyla karıştırılıp yanan yerlere sürülürse acı, sızı çekilmez. Kısa sürede iyileşir, yanık izi kalmaz.

• VEREM: Özellikle çiçek balı gül ile karıştırılıp sabah akşam yenirse akciğer enfeksiyon ve vereme çok faydalıdır.

• BAL ve ROMATİZMA: Romatizmal hastalıklarda haricen kullanmak hastayı kısa sürede rahatlatır.

• BAL DAMARLARI AÇAR: Diğer şekerlerin aksine oksijen ile reaksiyona girdiğinde tam yanma meydana geldiği için kanda daha az atık madde bırakır. Kalp adelesine faaliyet ve zindelik vermesiyle “kalp hastalarına” faydalıdır.

• BAL KANSIZLIĞI GİDERİR: Kan yapıcı özelliğinin yanında hastalıktan yeni kalkmışlara kuvvet verir.


• İnsan vücudunu etkileyen birçok mikroorganizma balda yok olur. Bal içinde bakteri barındırmamakla kalmaz aynı zamanda bir bakteri yok edici olarak kullanılır.

• Cilt üzerindeki olumlu etkilerinden dolayı pek çok kozmetik ürünün içeriğinde de bulunmaktadır.

• Yapılan araştırmalarda balın mide-bağırsak sistemi üzerinde düzenleyici etki gösterdiği belirtilmiştir.

• Balın antioksidan aktivitesi gösteren maddeler içerdiği de bilinmektedir.

• Balın bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği, yara ve iltihapların iyileşmesinde olumlu etkiye sahip olduğu bilinmektedir.

• Balın antimikrobiyal ve antifungal etkisi sayesinde yaraları dezenfekte ettiği, bakteri ve mantar gelişimini önlediği çeşitli çalışmalar ile gösterilmiştir.

• Bal, bitkilerin nektarlarından elde edildiği için onların şifa veren pek çok özelliğini taşımaktadır.

• Bir yemek kaşığı bal, 64cal enerji sağlayarak kaslar için yakıt görevi yapmaktadır.

• Bal temel karbonhidratların kaynağıdır; içeriğinde %82 karbonhidrat, %17 su ve % 1 oranında da proteinler, aminoasitler, vitaminler ve mineraller bulunur.

• Bal vitamin, mineral, aminoasit ve enzimler gibi pek çok yaşamsal madde içermektedir.

• Bal bir doğal enerji kaynağıdır. Bu nedenle çocuklar, yaşlılar, sporcular ve hastalarla birlikte sağlıklı insanlar tarafından da bilinçli olarak tüketilmelidir.

• Balda 12 değişik enzim vardır. Enzimsiz yaşam mümkün olmazdı; enzimler bütün biyokimyasal süreci organize eder, yönetir, düzene koyar ve hızlandırır, hastalıkları iyileştirir.

• Balın içerdiği magnezyum damarlarda kanın pıhtılaşmasını önler, ayrıca stresin olumsuz etkilerinden korur. Potasyum bağırsak adalelerinin faaliyetini hareketlendirir.

• BAL MİDEYE KUVVET VERİR: Baldaki şeker emilimi en kolay olan şeker olması ve hazmı gerektirmediğinden kolayca kana geçer ve midedeki fazlalıkları dışarı atar.

• BAL İYİ BİR KORUYUCUDUR: Antibakteriyel özelliğinden dolayı içinde birçok gıda bozulmadan saklanabilir.

• BAL ve DİYET: Balın şişmanlığa yol açtığı yanlış bir görüştür. Bal glikoz ve meyve şekerinden oluşur. Şişmanlığa neden olan sakaroz ise bal oluşumunun sadece %5'ini teşkil eder. Glikoz ve meyve şekeri vücut tarafından doğrudan alındığı için yağa dönüşmez.

• BAL yaklaşık 500 hastalığa faydalı olmaktadır. BAL’ın içinde barındırdığı vitaminler ve mineraller ve yapısal özellikleri insanlar için tam bir şifa kaynağıdır.

• İshalli bir çocuğun sağlığına kavuşması için Dünya Sağlık Teşkilatı ve British Medical Journal adlı dergi şekerli, tuzlu solüsyonlarda şeker yerine BAL kullanmayı asrın buluşu olarak tavsiye etmektedir.

• Ani ishal ve kusmalarla başlayan AKUT GASTROENTERİT’in yılda 0-5 yaş arası 500 milyon çocuğu ölümle tehdit etmektedir. İshalli hastalara damar yolundan takılan serumun pıhtı oluşturması ve damarı tıkaması gibi sakıncaları bulunmaktadır.

• Balın içindeki antibakteriyel etki sebebiyle dişeti enfeksiyonlarının tedavisinde faydalanılır. Anti-enflamatuar kompenentleri sayesinde şişliği ve ağrıyı azaltmada mükemmel sonuç verir.(http://www.dentalgazete.com/)

• Y.Zelenda Waikata Üniversitesi Biyokimya uzmanı Bal Araştırma Ünitesi başkanı Doç. Dr.Peter Molan diş çürüğünden sorumlu bakterilerin ürettikleri asit miktarını balın azalttığını belirtmiştir.

• Amerikan Dental Araştırmalar Birliği'nin Chicago'da düzenlenen ‘Oral Sağlık İçin Yararlı Yiyecekler’ sempozyumda, balın diş çürüğünü önlediği ispatlanmıştır.

• Balda vücudun az miktarda üretebildiği Chocin maddesi vardır. Chocin karaciğerin yağ dengesini ayarlar ve yağ bağlamasını önler. (http://www.genetikbilimi.com/genbilim/dogalilacbal.html)

• Bal yendikten 20dk. sonra bağırsak cidarının bağışıklık sistemini kuvvetlendiren ve besinler yoluyla alınan zararlı maddelerin etkisinden koruyan maddeler barsakta serbest bırakılmasında etkili olur.

• Vücutta kemik ve dişlerin teşekkülünde önemli rol oynayan minerallerin balda bulunuşu kansız kalmış şahıslar, büyüme ve gelişme çağındaki gençler ve her yaşta insanların beslenmelerinde önemli rol oynamaktadır.

•Bal arıları, çiçekler ve meyve tomurcuklarından toplayıp yuttukları nektarları, vücuttaki bir enzim arcılığıyla bala dönüştürürler. İntervaz denilen bu enzimle, nektar bala çevrilirken, nektardaki sakarozu, früktoz ve glikoz şeklinde basit şekerlere dönüştürürler..
Arılar, balın içindeki suyu uçurup fermantasyona uğrayarak bozulmamasını temenni ederler. Daha sonra peteklerin içine doldurdukları balı ince balmumu bir kapakla kapatıp, kovanın içindeki sıcaklığı 35 derecede tutarak, o sevdiğimiz kıvamı oluştururlar. Bal, olağandışı bir etkiye uğramadığı sürece bozulmaz. Yapısı itibariyle mikroorganizmaların hayatta kalmasına da olanak vermez. Bu yüzden insanlar asırlarca yanık ve yaraları iyileştirmekte balı kullanmışlardır.
Eski zamanlarda güzellik ve zenginlik kaynağı olan bal, başka tatlandırıcı olmadığından çok değerliydi. Hatta 2. Ramses döneminde Mısır’da, memurların maaşlarının bir kısmı bal olarak ödenirmiş.

Bal besinlerin daha hızlı sindirilmesine neden olmakta, sindirim sistemi enfeksiyonlarında, kabızlığın giderilmesinde on iki parmak bağırsağı ülserlerinde, ve karaciğer rahatsızlıklarında yaygın olarak kullanılmaktadır.

Her gün kullanılan bal ve tarçın bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve vücudu bakteri ve virüs saldırılarına karşı korur. Araştırmacılara göre bal, birçok vitamin ve büyük miktarda demir içermektedir.

Bal, limon suyu ve bir bardak sıcak su ile içildiğinde boğaz ağrısını ve öksürüğünü giderir, gribe yakalanmış kişileri rahatlatır. Bademciklerin doğal ilacıdır. Kaynatılmış ada çayına biraz sirke biraz bal karıştırılıp önce gargara yapılıp sonra yudum yudum içilirse boğaz içindeki ağrılar geçer, bademcik iltihaplarında iyileşme görülür. Kan yapar. Kanın temizlenmesine yardımcı olur. Kan dolaşımını hem düzenler, hem kolaylaştırır ve damar sertliğinde olumlu etki yapar.
Yazar: mevthawk
10-21-2012, Saat:11:41 PM
Forum: SAĞLIK
Yorum Yok
ZAYIFLATAN BASİT ÖNERİLER



[Resim: 55377342731393399763917.jpg] Bence tüm bu önerileri şişmanlamayı önleyici davranış değişiklikleri olarak,
yaşam şeklimiz haline getirmemiz gerek...

1-Güne erken başlayın, 7-8 saatten fazla uyumayın, uyandıktan sonra yatakta kalmayın.



2-Asansör yerine merdiven kullanın, hızlı tempoyla yürümeye çalışın.

3-Haftanın 4-5 günü egzersiz yapın, pasif yerine aktif jimnastiği tercih edin.

4-Aktif ve hareketli kişilerle birlikte olmaya özen gösterin.
5-Hafta sonları için aktif planlar yapın.

6- Ayakta durmaya ve yürümeye daha fazla zaman ayırın.

7-Bir şey getirip götürmek için çocuklarınızı kullanmayın.
8- Her gün yarım saat daha az TV seyredin.

9-Acıkma duygusunun bastırılması için salatalık, domates, marul gibi düşük kalorili yiyecekleri tercih edin.

10-Her gün sebze ve meyve yemeye dikkat edin.

11- Yemekler için küçük, yağsız salatalar için ise büyük tabak kullanın.

12-Öğünlerde gazete-kitap okuma, TV seyretme gibi aktiviteleri yapılmaması gerekir.

13- Bol su için, açık büfelerden kaçının, mutfağa fazla zaman ayırmayın, işiniz bitince oradan çıkın.

14-Çarşıya, yemekten sonra, tok karnına çıkın, alışveriş listenizden fazlasını almayın, hazır yiyecekleri satın almayın, yanınızda fazla para bulundurmayın, yeme isteği uyandıran TV programları ve reklamları izlemeyin.

15-Etli-kıymalı yemeklere yağ koymayın, kızartma-kavurma ve sostan kaçının ve evde tatlı yapmayın.

Hoşgeldin, Ziyaretçi

Sitemizden yararlanabilmek için kayıt olmalısınız.

Forumda Ara

Forum İstatistikleri

Toplam Üyeler 13
Son Üye delidumrul23
Toplam Konular 680
Toplam Yorumlar 684

Kimler Çevrimiçi

Şu anda 22 aktif kullanıcı var.
(0 Üye - 22 Ziyaretçi)

Son Yazılanlar

İki Türk Askerin Birinci ...

Son Yorum: delidumrul 02-02-2025, Saat:12:45 PM
Yorum 0 Okunma 345

Arjantin'de Enflasyon

Son Yorum: delidumrul 09-20-2024, Saat:07:18 PM
Yorum 0 Okunma 740

TÜRK ESİRLERİ YUNANLILARA...

Son Yorum: delidumrul 12-01-2019, Saat:11:30 PM
Yorum 0 Okunma 2,574

Seyit Onbaşının (Kocaseyi...

Son Yorum: merve 03-04-2019, Saat:09:59 AM
Yorum 0 Okunma 2,174

Osmanlı ordusunda bir Ven...

Son Yorum: ahmetsahin 02-04-2019, Saat:12:10 AM
Yorum 0 Okunma 2,356

KAĞIT BARDAK..

Son Yorum: mevthawk 01-02-2019, Saat:06:33 PM
Yorum 0 Okunma 2,676

Başkalarının olumsuz duyg...

Son Yorum: ahmetsahin 01-02-2019, Saat:06:21 PM
Yorum 0 Okunma 3,677

Nuri Killigil: Bir Türk S...

Son Yorum: gakko 08-07-2018, Saat:05:16 PM
Yorum 0 Okunma 3,001

Çocuklarımıza Yedirdiğimi...

Forum: SAĞLIK
Son Yorum: delidumrul 03-29-2018, Saat:12:22 AM
Yorum 0 Okunma 2,566

EŞİNİ DOĞRU SEÇ

Son Yorum: delidumrul 03-26-2018, Saat:06:55 PM
Yorum 0 Okunma 2,727
Task